Ana Sayfa Blog Sayfa 4

Vamos Bodrum – Servis Kalitesiyle Bodrum’un Gözbebeği Bistrosu

0

Bodrum Bitez’de, Akdeniz mutfağından başarılı örnekler sunan Bistro/Brasserie konsepti ve şık ve ferah ön bahçesi kadar, mandalina ağaçları altında gizli bir vahayı andıran, yeşillikler içindeki beyaz ferforje masa ve sandalyeli arka bahçesiyle de favorimiz olan Vamos Bodrum, Üşengeç Şef En İyi Mekanlar Listesine girmeyi hak ediyor. Nişantaşı Atiye’de senelerce House Cafe’yi işleten Emre Bey’in geçen sene açtığı Vamos Bodrum, hemen Bodrum’un göz bebeği haline geldi. Yaz-Kış açık olan ve kaliteli bir ziyaretçi kitlesi bulunan mekanın, bizim gibi çok fazla müdavimi olduğu için, önceden rezervasyon yaptırmadıysanız, aynı gün yer bulmak biraz zor oluyor, haberiniz olsun.

Vamos Bodrum’da Neler Yenir? Üşengeç Şef’in Menüden Tavsiyeleri Nelerdir?

Vamos Bodrum‘da taş fırından çıkan lezzetler gayet başarılı. O yüzden özellikle pizzalara şans verilebilir. Mesela Füme antrikotlu pizza… Makarnalar, et yemekleri de çok seviliyor. Tatlılardan Tiramisu ve San Sebastian Cheesecake denenebilir. Menüden özellikle tavsiye edeceklerim ise Izgara somon ve suyunu muhafaza eder şekilde tam kıvamında pişirilen bonfile. Her gittiğimizde, beraber olduğumuz dostlarımıza da menüden tavsiyeler verdiğimizde, hiç mahcup olmadan, her seferinde aynı lezzet ve malzeme kalitesiyle karşılaştık.

Vamos Bodrum - en iyi mekanlar
Vamos Bodrum – Bonfile – Üşengeç Şef En İyi Mekanlar
Vamos Bodrum - en iyi mekanlar - ızgara somon
Vamos Bodrum – Izgara Somon – Üşengeç Şef En İyi Mekanlar

Vamos Bodrum’un Efsane Tatlısı: Baklava Hamuru ile Yapılan Çıtır Çıtır Çilekli Milföy

Baklava hamuruyla hazırlanmış enfes lezzetteki Çilekli Milföy de kesinlikle en favorilerim arasında. O kadar çıtır çıtır ve içindeki kreması öylesine leziz ve taze ki, bu sene Bodrum’da denediklerim içinde en tepeye yerleşen tatlılardan oldu. Bu arada fiyatlar ambiyans, servis ve malzeme kalitesine göre gayet uygun. Vamos Bodrum’da bir dahaki sefere kahvaltıyı da deneyeceğim ve memnun kalırsam, sizleri ondan da haberdar edeceğim. Söz! 🙂

Vamos Bodrum - Çilekli Milföy - Üşengeç Şef En İyi Mekanlar
Vamos Bodrum – Çilekli Milföy – Üşengeç Şef En İyi Mekanlar

Vamos Bodrum İletişim Bilgileri

  • Adres: Bitez Mah. Atatürk Bulvarı 1146. Sokak No:1 Bodrum/ Muğla
  • Tel: (0252) 363 00 59

Vamos Bodrum

0

Bodrum Bitez’de, Akdeniz mutfağından başarılı örnekler sunan Bistro/Brasserie konsepti ve şık ve ferah ön bahçesi kadar, mandalina ağaçları altında gizli bir vahayı andıran, yeşillikler içindeki beyaz ferforje masa ve sandalyeli arka bahçesiyle de favorimiz olan Vamos Bodrum, Üşengeç Şef En İyi Mekanlar Listesine girmeyi hak ediyor. Vamos Bodrum’da Neler Yenir? Üşengeç Şef’in Menüden Tavsiyeleri Nelerdir? gibi detaylar içeren Vamos Bodrum hakkındaki deneyimlerim sonucu kaleme aldığım izlenim yazıma buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Vamos Bodrum - çilekli milföy- en iyi mekanlar
Vamos Bodrum – Üşengeç Şef En İyi Mekanlar

Vamos Bodrum İletişim Bilgileri

  • Adres: Bitez Mah. Atatürk Bulvarı 1146. Sokak No:1 Bodrum/ Muğla
  • Tel: (0252) 363 00 59

Zuma İstanbul

0

Dünya çapında pek çok önemli şehirde şubeleri bulunan ve Izayaka tarzını şık bir atmosfer ve zarif sunumlarla birleştiren Zuma, ilk olarak Ortaköy’de Zuma İstanbul‘u açarak daha sonra 2016 yılı itibariyle İstinye Park’daki markalar sokağına geçti. Bodrum Yalıkavak Marina’daki Zuma Bodrum ile her iki lokasyonunda da, benim için, dünya standartlarında kalitesiyle, modern Japon mutfağının ülkemizdeki önde gelen örneklerini sergileyen restaurantlardan biri olarak Zuma İstanbul ve Zuma Bodrum, Üşengeç Şef En İyi Mekanlar Listesine girmeyi kesinlikle hak ediyor.

zuma istanbul en iyi Japon mutfağı Uzak Doğu yemekleri

Zuma İstanbul’da ve Zuma Bodrum’da Neler Yenir? Üşengeç Şef’in Menüden Tavsiyeleri Nelerdir?

Zuma İstanbul ve Zuma Bodrum‘da Nigiri, Sushi, maki çeşitleri, tartar, Robata ızgaradan deniz mahsülleri ve Japon sosları ve dokunuşlarıyla hazırlanan et yemekleri denenebilir. Özellikle tavsiye edeceklerim ise Wagyu, Sırlanmış Somon veya Ton Balığı, Baharatlı bonfile ve Cod balığı. Ayrıca Tempura kalamar ve acılı çıtır karides de favorilerim arasında. Zuma İstanbul hakkındaki deneyimlerim üzerine, bugüne kadar yazmış olduğum yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Zuma İletişim Bilgileri

  • Zuma İstanbul
  • Adres: İstinye Park No: 461 Sarıyer / İstanbul
  • Tel:(0212) 236 22 96
  • Zuma Bodrum
  • Adres:Çökertme Cad. Yalıkavak No:36, Yalıkavak Marina, 48990 Bodrum/Muğla
  • Tel:(0252) 385 48 07

İstanbul’un En iyi Açık Hava Sinemaları – Sait Halim Paşa Yalısı

0

Sinemada film izlemekten daha büyük bir keyif varsa, o da “Açık Hava Sineması“nda film izlemektir benim için. Zaman içinde nedense birer birer yok oldukları için, çocukluğumdaki o açık hava sinemalarına duyduğum özlem, hala burnumda tüterken, yıllar önce Sait Halim Paşa Yalısı‘nın, dillere destan İstanbul Boğazı manzarası eşliğinde, açık hava sineması hizmeti başlattığını duyar duymaz, soluğu orada almış ve sizler için de bu eşsiz deneyimimi, şu yazıyla kaleme almıştım hatırlarsanız. Boğaz’da sinema keyfi Sait Halim Paşa Yalısı‘nda bu Yaz boyunca da devam ediyor ve ben bu Cuma akşamı Elton John’un hayatını anlatan, biyografi tadındaki, epik müzikal hikaye “Rocketman” filmini izlemeye gideceğim için çok heyecanlıyım.

Boğaz’da Açık Hava Sineması İzlemek – Ölmeden Önce Yapılması Gerekenler Listesinde Olmalı

Bence hayatın bir bölümünde muhakkak yaşanması gereken bir deneyim olan açık hava sineması, öylesine özel ve öylesine nostaljik ki anlatamam. Çocukluğumda yazlığımızın hemen karşısında olduğu için, her fırsatta gittiğimizi hayal meyal hatırlıyorum. Hatta sinemaya olan aşkım taa bebekliğime dayanıyor desem, “Hadi canım abartma!” dersiniz şimdi, ama vallahi de gerçek! Çünkü bu konuda benimle ilgili ilk anı, annem ve babamın bir film gösterimi öncesi fuayede oturup beni izlediği esnada, tay tay yürüyerek, elimdeki sıradan bir kağıt parçasıyla, bir balerin edasıyla parmak uçlarıma çıkarak henüz boyumun ulaşmadığı gişeye elimi uzatıp, kendi kendime güya bilet almaya çalışırken, ortada sadece yumuk yumuk bir bebek eli gören gişe görevlisinin, merakla uzanıp aşağı baktıktan sonra, benimle karşılaşınca, “Oyy! Bu ne tatlılık!” diye işi gücü bırakıp koştura koştura kabinden çıkıp, sevmek için beni kucağına alması ve bizimkilerin “Hoop hop!” diye müdahale etmesi ve ardından sohbet muhabbet sonrası sinemanın sahibi olan bu aileyle hala süren bir dostluğu başlatmam üzerine devamlı anlatılıp durulur. Anılar… Anılar! Eh! Naif zamanlarmış tabi o yıllar… Şimdi nerdeee!

İstanbul'un En iyi Açık Hava Sinemaları - Sait Halim Paşa Yalısı - İstanbul Boğazı
İstanbul’un En iyi Açık Hava Sinemaları – Sait Halim Paşa Yalısı – İstanbul Boğazı

Sait Halim Paşa Yalısı Açık Hava Sineması Biletine Neler Dahil?

Neyse gelelim bugüne… Sait Halim Paşa Yalısı’ndaki sinema keyfinde ise, yalının rıhtım tarafına kurulan dev nostaljik sinema ekranı ile, vizyon filmlerini sinemaseverlerle buluşturuyorlar. Sinema biletine limitsiz yiyecek ve içecekler dahil. Dolayısıyla akşam yemeğinizi de Boğaz’a nazır enfes bir Yalının bahçesinde yapıyorsunuz. Eski sistemde açık büfeden alınan yemekler yerine, pandemi önlemlerindeki yeni normalleşme sürecine uygun olarak, saat 19:30 itibariyle yemek servisi başlıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından COVID-19 hakkında yayınlanan genelge koşullarına uyumlu şekilde sosyal mesafe, güvenlik ve yüksek hijyen standartları ile yeni temizlik önlemleri alınmış. Bu sebeple açık büfedeki gibi, tek tek kendiniz almak yerine, sizin için tabağınızı hijyen standartlarına göre onlar hazırlıyorlar. İstediğiniz şeyi belirtiyorsunuz, gönlünüzce tekrar tekrar da alabiliyorsunuz. Alkollü ve alkolsüz içecekler de aynı şekilde limitsiz.

sait halim pasa sinema 1
İstanbul’un En iyi Açık Hava Sinemaları – Sait Halim Paşa Yalısı İkonik Merdivenleri

Düşünsenize hem de bu vesileyle Türk sinemasındaki en unutulmaz filmlere sahne ola bu görkemli Yalı’nın, içinin mimarisini de kendi gözlerinizle görüp, o ikonik merdivenlerinde fotoğraf bile çektirebiliyorsunuz.

Sinemanın olmazsa olmazı olarak; film öncesi ve arasında sık sık dondurma ve taptaze patlamış mısır ikramı da yapılıyor. Size sadece sevdiklerinizle beraber, dünyada bir eşi benzeri olmayan Boğaz manzarasının, aslanlı yalının bakımlı ambiyansının ve bu kaliteli ve lezzetli ikramların tadını doyasıya çıkarmak kalıyor. Ve güneşin batmasıyla birlikte yıldızların altında, açık havada, yönetmen koltuklarına rahat rahat kurulan sinemaseverler, dev ekranda gösterime başlayan filmin seyriyle birlikte, sinemanın büyülü dünyasına dalıyor.

Sait Halim Paşa Yalısı açık hava sinemasının gösterim programında yakın gelecekte hangi filmler var?

  • 21 Ağustos 2020 Rocketman
  • 24 Ağustos 2020 Yesterday
  • 26 Ağustos 2020 Parazite

Sait Halim Paşa Yalısı Sinema Bileti Fiyatları:

  • Rıhtımda İzleme: Boğaz’a nazır fix yemek servisi sonrası, Yalı’nın rıhtımında açık hava sinema keyfi, limitsiz içecek, dondurma ve patlamış mısır ikramları da dahil 245 TL.
  • Loca’da İzleme: Boğaz’a nazır fix yemek servisi sonrası, Yalı’nın enfes balkonunda açık hava sinema keyfi, limitsiz içecek, dondurma ve patlamış mısır ikramları da dahil 325 TL.

Biletler Biletix’den veya Yalı’nın kapısındaki gişeden alınabiliyor. Eğer olur da siz de Cuma günkü Rocketman‘a gelirseniz, yanıma uğramaya çekinmeyin, olur mu? Böyle çok takipçim oluyor: “Sizi Cadde’de gördük, şurada gördük, burada gördük. Ama selam vermeye çekindik rahatsız etmeyelim diye”.. Aaa hiç rahatsızlık olur mu yahu? Bilakis bu vesileyle, siz değerli okuyucularımla tanıştığıma çok da memnun olurum bilesiniz. 🙂 Peki siz hiç açık hava sineması deneyimi yaşadınız mı? Neredeydi ve hangi filme gitmiştiniz hatırlıyor musunuz? haydi üşenmeyin ve bana yorumlarda aşağıya yazın!

Sait Halim Paşa Yalısı İletişim Bilgileri:
Adres: Köybaşı Caddesi No: 83 Yeniköy, İstanbul
Tel: (0212) 223 05 66

Doğal Aromaterapi Yağları Nasıl Kullanılır? Faydaları Nelerdir?

0

Haydi gelin ve bu günün konusu “Aromaterapik” yani “kokulu” bitkilerden elde edilen uçucu “Doğal Aromaterapi Yağları Nasıl Kullanılır? Faydaları Nelerdir?” olsun, var mısınız? Yüzde yüz doğal yollarla elde edilmiş ve biodinamik özelliklere sahip olan bu yağlar canlılıklarını korudukları için dolayısıyla, titreşimleri ve frekansları var. Bu sayede bizim de frekansımızı ve enerjimizi yükseltme gücüne sahipler. Uyku bozukluğum için yastığa sadece 1 damla damlatmak şeklinde kullanmam önerildiğinde Lavanta uçucu yağını araştırmaya başladım ve bu vesileyle aklımdaki doğal yağlara kavuştum.

gul yagi faydalari 1
Doğal aromaterapi yağları arasında en değerlilerinden biri de gül yağı…

Doğal Aromaterapi Yağlarından Uçucu Yağlar Nelerdir? Nasıl Üretilir?

Çok çok büyük miktarlarda, yani bazen kilolarca, bazen de tonlarca çiçek, tomurcuk veya meyveden, buhar distilasyonu yöntemiyle bin bir meşakkatle elde edilen bu yağlar, yoğun farmokolojik özellikleriyle, o anki ihtiyaçlarımıza göre hayatımızın bir parçası olmaya devam ediyor.

Mesela Gül yağı bu doğal aromaterapi yağları arasındaki uçucu yağlardan biri olarak, Isparta güllerinin, gül yapraklarının su buharı distilasyonuna uğraması ile elde ediliyor. Peki, Yaklaşık 4 ton gül yaprağından, sadece ve sadece 1 litrecik gül yağı elde edilebildiğini biliyor muydunuz? Kekik Uçucu yağı, Bergamot uçucu yağı, Çay ağacı uçucu yağı, Lavanta uçucu yağı gibi pek çok uçucu özellikteki yağ, aynen bu şekilde buharın damıtılmasıyla üretiliyor işte. Ama fayda yerine zarar vermemesi için, kullanımında dikkat edilmesi gereken önemli noktalar var. Peki bunlar neler?

Uçucu Yağ Nasıl Kullanılmalı?

Muhakkak aklınızda bulunsun ki, bu ince yapılı, değerli uçucu yağlar, çok konsantre olduklarından dolayı, allerjik bir reaksiyona sebep olmamaları için, cilde öyle tek başına uygulanmaması ve bunun yerine, illa ki uçucu olmayan, o anki ihtiyaca uygun bir baz yağ ile doğru oranda seyreltilerek kullanılması gerekiyor.

doğal uçucu yağlar - Uçucu yağlar nasıl kullanılır? evde saç maskesi, tırnak uzatan sertleştiren yağ
Doğal aromaterapi yağları arasında bulunan Uçucu Yağlar nasıl kullanılır?

Doğal Aromaterapi Yağları Arasında Uçucu Yağ ve Baz Yağ Farkı Nedir?

“Baz yağ” veya “taşıyıcı yağ” adı verilen ve uçucu yağları seyreltmekte kullanılan doğal aromaterapi yağları, bitki çekirdekleri veya tohumlarından elde edilen, kokusuz bitkisel yağlar. Örneğin Susam yağı, jojoba yağı, üzüm çekirdeği yağı, avokado yağı, hindistan cevizi yağı, badem yağı gibi… Ancak bu baz yağların da muhakkak “soğuk sıkım” yöntemiyle elde edilmeleri gerekiyor, çünkü en ufak bir ısıl işlemde yapıları bozuluyor ve insan vücudu için faydalı ve besleyici olma özelliğini hemen kaybediyorlar. Seyreltmede kullanılan oran ise genelllikle 50 ml baz yağ içine sadece 5-10 damla uçucu yağ kullanılması şeklinde oluyor. Sağlıklı bir kişiyseniz, böyle bir karışımı aromatik masaj yağı olarak kullanabilirsiniz ama yine de ilk kullanımdan önce muhakkak alerji riskine karşı cildin küçük bir yerinde test edilmesi en iyisi. Aklınızda bulunsun… Özellikle hamileler, epilepsi, şeker, kalp vs gibi kronik rahatsızlığı bulunanlar veya 5 yaş altındaki çocukların ciltlerinde bu tarz doğal yağların kullanılmaması gerekiyor.

lavanta yagi ne ise yarar 1
Doğal Aromaterapi Yağları Arasında Lavanta Yağı da özel bir öneme sahip….

Lavanta uçucu yağı ile Konsantrasyon ve Uyku Bozukluğunu Gidermek

Latince ismi Lavandula Angustlfolla olan Lavanta yağı yaraları iyileştirmede, sivilce ve iltihapları iyileştirmede kullanıldığı gibi, aynı zamanda zihni sakinleştirmek, dinginleştirmekte de çok etkili. Eğer konsantre olmakta güçlük çekiyorsanız, hafızanız istediğiniz kadar iyi değilse, veya siz de benim gibi zihni genellikle gece daha yoğun çalışan insanlardansanız, bunun sonucu olarak yaşanan uyku problemlerinde, kaliteli bir uyku çekebilmek için Lavanta uçucu yağı önerisi karşımıza çıkıyor. Bakalım bende de işe yarayacak mı?

doğal yağlar - Yağlı ciltler için Çay ağacı yağı - Göz çevresi serumu Kuşburnu yağı - Kaş ve kirpik besleyici serum
Doğal Aromaterapi Yağları Arasında Gözenek Sıkılaştırıcı Çay Ağacı Yağı Serumu-Kaş Kirpik Besleyici Serum – Gözaltı aydınlatıcı Serum

Saç bakım yağı, tırnak ve tırnak et bakım yağı, kaş ve kirpik yağı, yağlı ciltlerde sebum kontrolüne yardımcı olan, akne karşıtı çay ağacı serumu gibi daha pek çok doğal ürün, şimdi bir an önce kullanılmayı bekliyor. Fayda gördükçe yeni yazılarda anlatırım. Sizin de kullanıp, yararını gördüğünüz doğal yağlar varsa, aşağıya bana yorum olarak bırakabilirsiniz. Şimdilik hoşçakalın!

Beyaz Spor Ayakkabı Nasıl Temizlenir? Sararan Ayakkabı Beyazlatma

0

O belki de, henüz daha geçen sene çok severek ve isteyerek aldığınız bembeyaz spor ayakkabılarınızın rengi sararıp da, eski ve kirli görünmeye başladığından beridir, artık içinizden pek giymek gelmiyor, değil mi? Evet maalesef öyle oluyor. Ama devir tasarruf devri. Öyle rengi sarardı diye sapasağlam ayakkabıları ıskartaya çıkarmak olmaz. Lastik kısımları bir kere sararmaya görsün, ne kadar silerseniz silin, o sarı tondan kurtulmak çok zor biliyorum. Ben de bu konuda farklı ürün ve formüllerle, pek çok deneme-yanılma yaptıktan sonra, aralarından en başarılı sonuç veren yöntemi, bugün size sararan beyaz Adidas Superstar spor ayakkabı örneği üzerinden anlatayım, bol bol da hayır dualarınızı alayım dedim. “Beyaz Spor Ayakkabı Nasıl Temizlenir? Evde Kolayca Sararan Ayakkabı Beyazlatma“, ile ilgili işte size bizzat uygulamalı olarak “Üşenmek nedir bilmeyen” Üşengeç Şefinizden yine çok faydalı bir “Kendin Yap Projesi

Adidas Superstar Sararma Problemi ve Sararan Ayakkabı Beyazlatma

Şimdi bazılarınızın “Ne uğraşacağım ya. Atayım makineye yıkansın işte!” dediğinizi duyar gibiyim, ama baştan söyleyeyim ki, renkteki sararmaya makinede yıkamak neredeyse hiç etki etmedi desem yeridir. Bir de sık sık makinede yıkadıkça, tamburun içinde döne döne, kolayca eskiyip yıpranıyor ayakkabılar. Eh iyi marka spor ayakkabıların fahiş fiyatları da malumunuz. Satın aldığı zaman tabi en azından bir kaç sene şöyle pırıl pırıl bembeyaz kalsın istiyor insan haklı olarak, ama nerdeeee? O yüzden haydi şöyle sadece 10 dakikanızı ayırarak, ayakkabı beyazlatma nasıl yapılır anlatayım da, sizi bu dertten kurtarmaya başlayayım en iyisi, değil mi ama? Bakın solda henüz temizlenmemiş, sağda ise gayet de beyaz hale gelen Adidas Superstar spor ayakkabıları görüyorsunuz. Hazırsanız kalan tekini de beraber yapalım.

Sararan ayakkabı beyazlatma - Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Sararan Spor Ayakkabı Nasıl Beyazlatılır? Nasıl Evde Kolayca Temizlenir?

Beyaz spor ayakkabıların hem deri, hem de lastik kısımlardaki kir, leke ve sararmalardan kurtulma işlemine başlamadan önce, ilk olarak, iyice kirlenen beyaz ayakkabı bağcıklarını çıkarıp kenara alıyorum. Onlarla işlemin en sonunda özel olarak ilgileneceğim.

spor ayakkabi beyazlatma 1
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Tedbir amaçlı olarak plastik eldivenlerimi takıyorum. İlk olarak eski bir diş fırçasına ihtiyacınız var. Mevcuttaki diş fırçanızı eğer 6 aydan uzun zamandır kullanıyorsanız, zaten ağız ve diş sağlığınız için artık değiştirme zamanınız gelmiş bile. Şimdi temizlik ürünlerini koyup karıştırabileceğim büyüklükte bir kabın içerisine 1 yemek kaşığı kadar bulaşık deterjanı ve göz kararıyla yine 1-2 yemek kaşığı olacak kadar Domestos çamaşır suyu koyup, üzerine 2 parmak kadar su ilave edip, bu eski diş fırçası ile güzelce karıştırıyor ve koyu kıvamlı köpüklü bir karışım elde ediyorum. – indirim kodu

spor ayakkabi temizligi
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Şimdi temizlerken dökülse veya sıçrasa da, etrafı batırmayacak şekilde gerekli önlemleri alıp, kendime uygun bir yer bulduktan sonra (gerekirse bir gazete kağıdı, naylon poşet vs serebilirsiniz yerlere) ayakkabımın en önündeki en çok sararan sarı bölümünden başlayarak, eski diş fırçası (ya da yeni ismiyle: Spor ayakkabı temizleme fırçası) ile güzelce fırçalayıp, bütün deri ve lastik kısımları, ayakkabının içine deterjan kaçırmayacak şekilde dikkatlice temizliyorum.

spor ayakkabi temizligi 1
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Bu esnada spor ayakkabının altında yer alan bant şeklindeki lastik kısmını da unutmuyorum tabi. Dairesel hareketlerle her yeri güzelce fırçalıyorum.

spor ayakkabi temizlik
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Eliniz bir kere alıştıktan sonra, her bir ayakkabı tekine yaklaşık 5 dakika harcamak bile yetiyor çoğu zaman. Bir bakıyorsunuz ki, sararan kısımlar hemen beyazlamış bile. Sonra ister bir ıslak mendille, ister içine su kaçırmayacak şekilde musluk altında kontrollü olarak, deterjanlardan arındırıyorum ayakkabıyı. Su ile ıslatıp sıktığım uygun bir bezle güzelce silip, tam istediğim gibi olmuş mu diye kontrol ediyorum. Onayımdan geçerse, şöyle güneşin altında kalıp kavrulmayacağı ama güneç ışığı da alan havadan bir yerde (mesela balkonda korunaklı bir köşede) iyice kurumaya bırakıyorum.

Sararan ayakkabı beyazlatma işleminde, gelelim ayakkabı bağcıklarına… Az önce kullandığım karışımın eğer tamamı tükenmediyse üzerine ilave yapıyorum, ya da ayrı formülden bir kere daha hazırlıyorum ve aynı kabın içine her iki tekin bağcıklarını koyup, en üstüne kadar ıslanacak şekilde içinde en az 1 gece bırakıyorum. Ertesi gün de güzelce yıkayıp duruluyorum, düzgünce ipe asıyorum ki kurusunlar.

spor ayakkabi beyazlatma nasil 1
Sararan ayakkabı beyazlatma – Beyaz spor ayakkabı nasıl temizlenir? Adidas Superstar sararma sorunu nasıl giderilir?

Ertesi gün, kuruyan bağcıklarımı takıp, neredeyse ilk günki kadar temiz ve bakımlı görünen beyaz spor ayakkabılarımı gönül rahatlığıyla giyebilirim. Bakar mısınız, adeta yeni gibi olmuş valla. Bu yöntemle yenileyeceğiniz cicileriniz, size de hayırlı uğurlu olsun. İleride yine sararırsa, artık ne yapacağınızı biliyorsunuz artık ne de olsa. O zaman haydi güle güle kullanın! Aşağıda yorumlarınızı ve sorularınızı bırakmayı da unutmayın.

Spor Olsun Diye Evde Justin Bieber’la Yummy Dansı

0

Korona günlerinde aylarca evde kaldığımız süreçte bol bol yemekler yapıp yedikçe, kiloları aldık durduk, değil mi? Yıllar içinde ardı ardına geçirdiğim bel fıtığı ameliyatı, kalça kırığı ameliyatı, kanser ameliyatı gibi süreçlerden sonra, kalan fiziksel sıkıntılarım yetmezmiş gibi, bir de üzerine fibromiyalji sayesinde çocukluğumdan beri yaşadığım yumuşak doku romatizmasının etkileri derken, evde otura otura, iyice antremansız kaldım. Pilatese gidiyordum ne güzel. O tam işe yaramaya başlayacaktı ki, her şey yalan oldu tabi. Şimdi soracaksınız: Peki Korona günlerinde spor olsun diye, evde Justin Bieber‘la Yummy dansı yapmak da aklına nereden geldi? hemen anlatayım efendim…

Evdeyiz ama bari dans edelim. Justin Bieber’la Yummy Dansı

Baktım ki, pasta, kek, börek, pizza, pide, makarna, mantı… Hamur işini yapıp yapıp yeme isteğimi durduramıyorum, evde düzenli spor yapmaya da çok hevesli değilim, bari dedim, “kalas” gibi kaskatı olmuş bedenime rağmen, Justin Bieber’ın “Yummy” şarkısı eşliğinde dans edeyim. Orijinal video klibine baka baka aynı dans figürlerini, kas ve kemik yapım izin verdiği kadarıyla kendimce taklit etmeye çalışırken, hem bu sayede halime güler eğlenirim. Ve inanır mısınız, üşenmedim yaptım! Neden mi? Dedim ya… Maksat sadece spor olsun! Moral olsun! 🙂

İşte ortaya böyle eğlenceli bir video çıktı. Hem belki dedim size de pozitif enerjim geçer ve bir faydam olur. Haydi siz de keyifle enerji harcayarak, kilo vermek için benimle dans edin, var mısınız? Ayrıca Yummy’nin şarkı sözleri de bu videoda. Bir sonraki “Evde Dans” videosunda hangi şarkının olmasını istediğinizi aşağıya yorumlarda yazmayı da unutmayın, olur mu? Size söz, vallahi dans konusunda hiç iddiam yok. Dedim ya maksat sadece spor olsun! Hem ne demiş Atalarımız: Nerede hareket, orada bereket!:)

Parfüm Nasıl Seçilir? Nasıl Sıkılırsa Daha Kalıcı Olur?

0

Parfüm nasıl seçilir? İşte bugün bunu irdeleyelim istedim. Eh tabi ki parfümün biz hanımların hayatında çok özel bir öneme sahip olduğu yadsınamaz bir gerçek. Çünkü iyi biliyoruz ki, güzel bir koku, onu kullanan kişinin karakterini yansıttığı gibi, şık bir şişe tasarımı da aynı zamanda sıradan evleri, adeta kişiliğimizi yansıtan bir yuvaya dönüştüren dekoratif objeler gibi, her gördüğümüzde bizi mutlu eder. Sizde de oluyor mu bilmem ama mesela ben, tasarımına bayıldığım parfüm şişelerinden koleksiyon yapmayı bile severim. Peki o zaman Parfüm Nasıl Seçilir? Parfüm nasıl kullanılır? Çiçeksi parfüm, oryantal esintili parfüm veya şeker kokulu parfüm, bunlar nasıl ortaya çıkar? Parfümde notalar ne anlama gelir? Parfüm nasıl kalıcı hale getirilir? Parfüm nerelere sıkılmalıdır? işte bu soruların cevabı bu yazımda sizlerle…

Parfümde Üst Nota, Orta Nota, Dip Nota Nedir?

Kalıcılığı ve içindeki notalar ise, benim için bir parfüm seçerken en önem verdiğim unsurların başında gelir.  Parfüm kokusunu uzmanlar, bir piramit olarak tanımlarlar. Bir parfümü ilk sıktığınızdan hemen sonraki ilk 15 dakikalık süreçte aldığınız koku “Üst nota” olarak kabul edilir. Ardından gelen 1-2 saat içinde hissettiğiniz koku ise “Orta nota” yani parfümün kalbi şeklinde ifade edilir. “Dip nota” şeklinde kulak aşinası olduğumuz terim ise, pek koklanmaz ve aslında bir parfümü parfüm yapan değeri bu notada saklıdır. Öyle bir hissiyat ve doğallık hissettirir ki, aslında parfümün kalıcılığını işte bu nota sağlar.

bulgari bvlgari dilek yeginsu parfum tavsiye
Parfüm Nasıl Seçilir? Parfüm Nasıl Daha Kalıcı Olur?

Parfüm Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli? İyi Bir Parfüm Nasıl Seçilir?

Tam da bu sebeple bir parfüm almaya gittiğimizde, sonradan pişman olmamak için acele etmemeli ve o ilk anda aldığımız kokuya göre karar vermemeliyiz. Hele de tüm merak ettiğiniz kokuları, arka arkaya fıst fıst sıktığınızı hayal edin, burnunuz zaten 3-4 denemeden sonra bu yoğunluğu kaldıramayacak ve bunca koku arasında artık hiç bir şey ayırdedemez hale gelip, iyice kafası karışacaktır. İşte böyle bir durumda kalırsanız, onu nötrlemek için en iyi yöntem, biraz kahve koklamak olabilir.

Ayrıca parfümlerin herkesin teninde farklı bir etki bıraktığını da belirtmeliyim. Yani bir başkasında çok beğendiğiniz bir parfüm, kendiniz kullandığınızda aynı etkiyi vermeyebilir, cildinizin florasına göre daha sıradan veya daha güzel kokabilir. Bunun için de ilk aşamada belki, deneme çubuklarından (tester kağıtlarından) deneyerek, tercihleriniz arasından teker teker elediğiniz parfümler bile olsa, finale kalanları satın almadan önce, illa ki kendi teninize de uygulayıp, orta nota ve dip notada bırakacağı hisleri gözlemlemek, emin olun ki, uzun vadede sonuçtan daha mutlu kalmanıza yardımcı olacaktır.

Parfüm Nasıl Seçilir? Parfüm nasıl sıkılır? Parfüm nasıl kullanılır? Parfüm nasıl kalıcı olur? Parfüm Fiyatları. Parfüm tavsiye
Parfüm Nasıl Seçilir? Parfüm Nasıl Daha Kalıcı Olur?

Parfüm Nerelere Sıkılır ve Nasıl Uygulanmalıdır?

Parfüm kullandığınızda etkisini hemen o anda görmeyi arzu ediyorsanız, “pulse points” denilen, yani damarların cilde en yakın oldukları yerlere sıkmanız, uzmanlar tarafından en doğru yöntem kabul ediliyor. Bilek içleri ve kulak arkası bölgeleri bunun için ideal yerler. Çünkü bu bölgeler, daha sıcak olduğu için kokuyu daha iyi iletiyor. Havanın nemli olması da parfümün etkisini artıran faktörlerden. Nemli havalar bu anlamda avantajken, kuru havalı ortamlarda parfümü gün içinde tekrar uygulamak gerekebiliyor. Ayrıca üzerinde leke bıramayacak kaliteli bir parfüm olduğuna eminseniz, kıyafetlerinize de sıkabilir, saçlarınıza da biraz uygulayabilirsiniz.

Benim de sık yaptığım şekilde, el bileğine parfüm sıktıktan sonra, ikisini birbirine değdirerek ovuşturmanın, iyi bir yöntem olmadığı, çünkü bu esnada parfüm moleküllerinin zarar görmesinden dolayı, kokunun kimliğini kaybettiği de uzmanlardan öğrendiğim bir diğer önemli konu. Parfümü önce havaya doğru sıkmayı ve daha sonra oluşan koku bulutunun altında girmeyi tavsiye eden parfüm guruları da mevcut.

Peki, siz parfümünüzü nasıl kullanıyorsunuz? İlkbahar ve Yaz mevsiminde en favori parfümleriniz hangileri? Haydi, üşenmeyin ve bana yorumlarda yazın. 🙂

Takipçimlerime Bvlgari Goldea Parfüm Hediye Ediyorum

0

Müjdem isterim! Dünyanın en prestijli tasarım markalarından olan, İtalyan mücevher, aksesuar ve parfüm markası Bvlgari‘den, şanslı bir takipçime Bvlgari Goldea Parfüm hediye ediyorum. Siz de yazımın devamında detaylarından bahsedeceğim muhteşem kokusuyla ve mücevheri andıran özel tasarım şişesiyle, baştan çıkarıcı bir Bvlgari parfüme sahip olmak istiyorsanız, Instagram‘da Üşengeç Şef hesabını hemen takibe alıp, ilgili postumun altında, “İşte katılmak için yapmanız gerekenler” şeklinde belirtilen basit maddeleri kolayca yerine getirerek, 7 Haziran günü yapacağım çekilişle benden Bvlgari Goldea Parfüm hediyesi kazanma şansı yakalayabilirsiniz.

Parfümün biz hanımların hayatında çok özel bir öneme sahip olduğu yadsınamaz bir gerçek. Çünkü iyi biliyoruz ki, güzel bir koku, onu kullanan kişinin karakterini yansıttığı gibi, şık bir şişe tasarımı da aynı zamanda sıradan evleri, adeta kişiliğimizi yansıtan bir yuvaya dönüştüren dekoratif objeler gibi, her gördüğümüzde bizi mutlu eder. Sizde de oluyor mu bilmem ama mesela ben, tasarımına bayıldığım parfüm şişelerinden koleksiyon yapmayı çok severim.

Kalıcı Parfüm Nasıl Anlaşılır? Parfümde Notalar neyi ifade eder?

Kalıcılığı ve içindeki notalar ise, benim için bir parfüm seçerken en önem verdiğim unsurların başında gelir.  Parfüm kokusunu uzmanlar, bir piramit olarak tanımlarlar. Bir parfümü ilk sıktığınızdan hemen sonraki ilk 15 dakikalık süreçte aldığınız koku “Üst nota” olarak kabul edilir. Ardından gelen 1-2 saat içinde hissettiğiniz koku ise “Orta nota” yani parfümün kalbi şeklinde ifade edilir. “Dip nota” veya Alt nota şeklinde kulak aşinası olduğumuz terim ise, pek koklanmaz ve aslında bir parfümü parfüm yapan değeri bu notada saklıdır. Öyle bir hissiyat ve doğallık hissettirir ki, aslında parfümün kalıcılığını işte bu nota sağlar.

Bvlgari Goldea parfüm özellikleri Bulgari kadın parfümleri
1 Şanslı Takipçime Bvlgari Goldea Parfüm Hediye Ediyorum.

BVLGARI GOLDEA PARFÜMÜN ÖZELLİKLERİ

Bvlgari Goldea Parfüm, ışık ve altından esinlenerek hazırlanmış, eşsiz bir kadın parfümü. İsmini merak edenler için söyleyeyim: “Gold” kelimesi “Altın” ve “Dea” ise Latince “Tanrıça” anlamına geliyor. “Altın tanrıça” manasına gelen ismiyle de oldukça iddialı olan bu parfümün, oryantal ve çiçeksi notalara sahip kompozisyonda, ünlü parfümcü Alberto Morillas imzası bulunuyor. Adeta güneş ışığını kokuya çeviren ışıltılı stiliyle bağımlılık yaratan bir Eau de Parfume (EDP) diyebiliriz onun için.

BVLGARI GOLDEA PARFÜM NOTALARI

Üst Notalar: Bergamot, Portakal Çiçeği, Ahududu
Orta Notalar: Ylang Ylang, Yasemin, Misk
Alt (Dip) Notalar: Misk, Amber, Kehribar, Paçuli, Papirüs Ağacı

Bvlgari Goldea Parfüm içerik olarak; bergamot, ahududu gibi tatlı meyveler, tazelik katan portakal çiçeği, yasemin gibi çiçeksi notalar, tropikal dişiliği simgeleyen ylang ylang ve paçuliden oluşurken, yoğun ve duyusal amber ve baştan çıkarıcı yuvarlak ve kadifemsi özellikleriyle misk de bunlara eklenmiş ve bu sayede bütün notaların kremsi koku karakteri ile harmanlanarak içiçe geçmesi sağlanmış. Hızlı akışkanlık özelliğine sahip bir parfüm olarak, nota geçişleri ve tene uyum anlamında da oldukça başarılı. Bu özellikleriyle Bvlgari Goldea parfüm özellikle İlkbahar-Yaz mevsimine yönelik olmak üzere, günlük kullanıma ve her türlü sosyalleşmeye de çok uygun bir parfüm.

Parfüm nasıl sıkılmalı ve daha kalıcı hale gelmesi için ne yapılmalı konusuyla alakalı merak ettiğiniz soruların cevaplarını Parfüm Nasıl Seçilir? başlıklı yazımdan da bulabilirsiniz.

Unutmayın! Eğer siz de benim gibi Bvlgari parfümlerini beğeniyorsanız, Instagram‘da Üşengeç Şef hesabını hemen takibe alıp, ilgili postuma hemen göz atarak, 7 Haziran günü yapacağım çekilişle benden Bvlgari Goldea Parfüm hediyesi kazanma şansı yakalayabilirsiniz.

Sanatçı Hüseyin Turan Türküleri ile Bayram Canlı Yayın Konuğumdu

0

Beyaz giyme toz olur, siyah giyme söz olur“, “Ah le yar yar“, “Ben sana dayanamam” (Bülbülüm altın kafeste) gibi birbirinden güzel türküleri, o muhteşem sesiyle en güzel yorumlayan değerli sanatçılarımızdan Sevgili Hüseyin Turan, Ramazan Bayramının ilk akşamında, canlı müzik performansı, her zamanki güler yüzü ve keyifli sohbeti eşliğinde, moderatörlüğünü ben Dilek Yeğinsü, nam-ı diğer Üşengeç Şefinizin yaptığı instagram canlı yayınımın çok özel sürpriz konuğuydu. Tam 1 saat süren müzik ziyafeti, şu aralar televizyonlarda hasret kaldığımız kalitedeki içeriğiyle, tam bir Bayram eğlencesi olarak sizlerden öyle büyük ilgi gördü ki, sık sık “Biliyorum Hüseyin Turan türkülerini sizler de çok seviyorsunuz, ama lütfen artık daha fazla kalp göndermeyin, internet yayınımız bu yoğunluğu kaldıramıyor” diye hatırlatmak zorunda kaldım. Büyük bir hayranı olarak, hepimizin onunla bir nebze de olsa hasret giderebilmesine vesile olabildiysem, ne mutlu bana. 🙂

Sanatçı Hüseyin Turan Türkülerini bağlaması eşliğinde Dilek Yeğinsü'nün Canlı Yayınında seslendirdi.
Dilek Yeğinsü Üşengeç Şef’in Canlı Yayın Konuğu Sanatçı Hüseyin Turan, en sevilen Hüseyin Turan Türkülerini canlı performansla bağlaması eşliğinde seslendirdi.

Geçtiğimiz haftalarda sizden gelen istek şarkılarına da yer vererek, bol müzikli ve sohbetli yaptığım canlı yayınlarımdan da sıkı takipçilerimin de çok iyi bildiği ve yayınımızın esnasında kendisine de belirttiğim gibi, Hüseyin Turan türküleri söylemeden tek günüm geçmiyor desem abartı olmaz. Türkülerle hiç arası olmayan eşim bile, benim sayemde onun eserlerine sempati duydu ve çoğunun melodisine artık aşina. Müziğin pek çok türüne çok ilgili bir çocuk olarak, kendimi bildim bileli, türkülerin bende yeri ayrıdır. “Iyy Türkü mü?” diye hor görmeye çalışanları gördükçe üzülürüm. Dünya müziği, bizim halk müziği motiflerimize yönelmiş. Müzik otoriteleri alt yapılarında bu eşsiz soundları kullanarak haftalarca bir numarada kalıyorlar ama sen elindekinin değerini bilmediğin için, özünden mi utanıyorsun? diye sorasım geliyor onlara.

Sağolsunlar, albümlerinde geleneksel türkülerde çok yaygın olmayan enstrümanlara da yer veren Hüseyin Turan misali sanatçılar sayesinde, yeni nesillerin de türkülerle tanışmasına ve bu sayede bu eşsiz mirasın geleceğe taşınmasına katkı sunmalarına da ayrıca memnun oluyorum.

Türkü nedir? En etkilendiğim Türküler hangisi?

Genellikle halkın sevincini, üzüntüsünü, hasretini, isyanını, inancını yansıtan; hece vezniyle ve ezgili söylenen, anonim yazarlar tarafından üretilen eserlere “türkü” deniliyor. Hareketli ve coşkulu olan türküleri nispeten herkes seviyor aslında da… Önemli olan ardındaki yüzlerde yıl öncesine dayanan hikayeleri araştırıp, öğrenerek, daha ağır türküleri de anlayabilmek.

Mesela “Uyan Sunam Uyan” türküsü… “Şafak söktü yine… Sunam Uyanmaz” diye başlayan bu eserin kendi hikayesi oldukça dramatik olduğu kadar, babam daha çok küçükken annesi Hak’ka yürüdüğünde, büyükbabamın, gramofondan bu şarkıyı dinleyip hüzünlendiğini öğrendiğimden beridir, her duyduğumda gözlerim dolu dolu olur. Hele o an babamla berabersek, biz iki duygusal insan, özellikle de “Bunca diyar gezdim gözlerin için / Niye küstün bana el sözü için / Dilerim Mevlamdan sızlasın için / Uyan sunam uyan derin uykudan” dendiği an, kendimizi hiç tutamayız, gözümüze bir anda “toz kaçar.”

Üst üste ağır sağlık sorunları yaşamış birisi olarak, Aşık Daimi‘nin “Bu da gelir bu da geçer” (Ne ağlarsın benim zülfü siyahım) türküsü benim hayat felsefemi yansıtan türkülerdendir desem yeridir. Ayrıca “Beyaz giyme söz olur“, “Ah le yar yar“, Musa Eroğlu’nın “Mihriban“ı ve Neşet Ertaş’ın Ah Yalan Dünya“sı da, insanı alır başka diyarlara götürür adeta. Hele “Bülbülüm Altın kafeste“yi, kendi doğum yeri de olan Selanik’e ait aşk ve gurbet türküsünü çok seven canım Atam Mustafa Kemal Atatürk’ün görüntüleriyle hazırlanan videosuyla izlersem, hiç dayanamam. Sizin en etkilendiğiniz türküler hangisi? Haydi bana aşağıya yorum olarak yazın!

Hüseyin Turan Canlı Performans Müzik Yayınını Maalesef Kaçırdım. Acaba Şimdi İzleyebilir miyim?

Dinlediğim tüm Hüseyin Turan şarkıları da, ister neşeli, ister ağır olsun, işte hep bu derece etkileyici gelir bana. Tam bir “Türkü aşığı” olan ve 24 saat çalsa yine bıkmayan sevgili babam da çok sever kendisini, gerek sesini gerekse efendi kişiliğini. Hatta annemle babama, “Bayramda Hüseyin Turan ile canlı yayınımız var!” deyince, hemen “Ah çok sevindim. Hangi kanalda?” diye nasıl da heyecanlandılar, canlarım yaaa.

Özellikle şu aylarda, Korona sebebiyle, sonumuzun ne olacağını bilemeden, birbirimizden ayrı gayrı, evlerde kala kala, hepimizin hissettiği iç kararmasına adeta ilaç gibi gelen bir tınısı, bir tılsımı var sesinin. Başka sanatçılardan dinlediğimde sıradan bulduğum türküleri bile ondan dinleyince çok sevebiliyorum. Canlı yayınımı kaçıranlar Üşengeç Şef instagram hesabından IGTV’deki Hüseyin Turan yayınıma buradan ulaşabilirler.

Sadece ben de değil, Ekşisözlük gibi genelde bir şeyleri veya birilerini eleştirme üzerine kurulu olan platformlarda bile Hüseyin Turan entry’sine girin ve okuyun, herkes tarafından inanılmaz seviliyor, çünkü bunu fazlasıyla hak ediyor. Çünkü müziği sevmiş, içselleştirmiş, kendini müziğiyle ifade ederken de, bunu hiç bir zaman iş gibi görmemiş, mütevazı ve güzel bir insan o. “Sanat ruhun parazitini alır, güzel bir ayar yapar” diyor, hem sadece müziği de değil, sanatın her çeşidini aynen böyle görüyor.

Hüseyin Turan Türküler Senfonisi - Hüseyin Turan Türküleri
Hüseyin Turan Türküler Senfonisi – Hüseyin Turan Türküleri

Hüseyin Turan ve 120 kişilik senfoni orkestrası ile TÜRKÜLER SENFONİSİ

Daha önce Ted Senfoni orkestrası ve Çukurova Devlet Senfoni orkestrası gibi büyük orkestralarla da türkülerini icra eden sanatçının, en yeni ve heyecan verici projesini de canlı yayın programımız esnasında kendisinden öğrendim. Sizlerle de paylaşayım isterim.

“Türküler Senfonisi” isimli bu çalışmanın ilki 28 Ocak’da muhteşem bir konserle, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İzmirli sanatseverlerle buluşmuş. Yaşadığımız bu bereketli topraklara, eşsiz coğrafyamıza, kadim dostluklara ve türkülerimize gönül ve emek vermiş değerlerimize ithafen, hassasiyetle hazırlanmış bir Dünya Prömiyeri niteliği taşıyan, birbirinden seçkin türkülerin, solist Hüseyin Turan tarafından seslendirildiği ve dünyaca ünlü orkestra şefi Hakan Şensoy yönetiminde 120 kişilik dev bir senfoni orkestrası ve koro eşliğinde gerçekleştirildiği bir konser hayal edin!

Aralarında “Haydar Haydar”, “Fuzuli Kantatası”, “Uzun İnce Bir Yoldayım”, “Çalın Davulları Çaydan Aşağıya”, “Bir Fırtına Tuttu Bizi”, “Edremit’in Gelini” gibi türküler kadar, hareketli Karadeniz Havaları’nın da folklor ekibi eşliğinde seslendirildiği eserler, o gece izleyicileri kim bilir nasıl da büyülemiştir. Aşık Veysel’in, Fuzuli’nin, Kul Nesimi’nin zaman mefhumundan bağımsız, benzersiz eserlerini, senfoniyi oluşturan 120 ayrı enstrümandan eşzamanlı olarak tınlayan melodilerle, böylesi bir orkestra düzenlemesiyle dinlemek hangimize nasip olur ki? Hayal etmesi bile müthiş bir heyecan veriyor değil mi? Şu karantina dönemlerimiz bi’ bitsin, hepsine kavuşacağız inşallah! Dolayısıyla biraz daha sabır…

SANATÇI HÜSEYİN TURAN BİYOGRAFİSİ

1967’de Erzincan’ın Tercan ilçesinin Beykonak köyünde, 8 kardeşin 5.si olarak dünyaya gelen Hüseyin Turan, ilkokul 1. sınıftan sonra ailesiyle İzmir’e yerleşti. Okuldan arta kalan zamanlarında yıllarca bir ayakkabı atölyesinde çalıştı. Lise yıllarında, kırık bir bağlamayı tamir ettirerek ve üzerine notaları yazdırarak, kendi kendine bağlama öğrenmeye başladı ve bu sayede müziğe merakını keşfetti. Liseyi bitirip düğün orkestrasına girdi. Ege Üniversitesi Halk Oyunları Ekibine katılarak, Üniversiteler arası halk oyunları yarışmalarında, 3 Türkiye birinciliği ve 1 dünya birinciliği elde etti.

1985’de Dokuz Eylül Üniversitesi Muhasebe Bölümüne girdi. 3 sene eğitime devam ettikten sonra, tek dersten kaldığını öğrendi. Gönül verdiği müzikle ilgili bir alana devam etmek istediğinden Ege Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarı’na girdi. Unutmadan… Daha sonra, aftan yararlanıp, kalan tek dersini de verip, üstelik okulun mezuniyet töreninde konser vererek, Muhasebe bölümünden de mezun oldu. Konservatuardan arkadaşlarıyla Grup Laçin’i kurdu ve İstanbul‘a gelerek birlikte 2 albüm çıkardılar. 1997 yılında ilk solo albümü “Hüseyin Turan” çıktı ve ilk albümün ilk klibi Aşık Mahzuni Şerif‘in Kirvem adlı şarkısına çekildi. Ardından gelen ve aşağıda listelediğim albümlerinde ve konserlerinde yüzlerce esere yorumuyla hayat verirken, an itibariyle toplamda 12 solo albüme imza atmış bulunuyor.

2010 yılında TRT Müzik kanalında, canlı yayında Karanfil” adlı programda Musa Eroğlu, Arif Sağ gibi büyük ustaların yanında Türk Halk Müziği’ne emek veren sanatçıları ağırladı. 2013 yılında TRT Türk kanalında, repertuarı izleyicilerin belirlediği “Dilek Ağacı” adlı programda da kulağımızın pasını silmeye devam etti.

Onur Ünlü’nün senarist, yönetmen ve yapımcısı olduğu 2014 yapımı, polisiye komedi türündeki sinema filmi “İtirazım Var”da da misafir sanatçı olarak, “Eşrefoğlu Al Haberi” ve “Ah Bana Bana” adlı türküleri seslendirdi. Bu filmi dün akşam ilk defa izledim, vizyona girdiğinde nasıl kaçırmışım diye hayıflandım.

Yoğun konser programıyla sevdikleri ile buluşan ve efendi kişiliğiyle gönülleri fetheden Hüseyin Turan’ın mutlu bir evliliği ve “Leyla İzmir” adında bir kızı var. Tam bu noktada bi’ maşallahınızı alırız sevgili okuyucularım. 🙂

Hüseyin Turan Albümleri ve Hüseyin Turan Türküleri)

  • 1997 yılında “Hüseyin Turan”albümü (Kirvem, Acem Kızı, Sarardım ben sarardım…)
  • 2000 yılında “Aklıma Düştü Gözlerin” albümü (Ah le yar yar, Yaraylıyam Değme, Ahu dilber…)
  • 2002 yılında “Turna Sesi” albümü (Beyaz giyme, Merdo, Havada Turna sesi gelir…)
  • 2004 yılında “Hoş Geldin” albümü (Asiye, Yağar yağmur, Evlerinde bir ipekten halı var…)
  • 2005 yılında “Kilit” albümü (Alaydım elin elime, Sendeki kaşlar, Gül kuruttum…)
  • 2007 yılında “Adı Karanfil” albümü (Uyandım sabah ile, Kınıfır, Maden dağı, acayip hayvanlara benziyirsen…)
  • 2010 yılında “Leyla Nefesi” albümü (Leyla, Ahu gözlüm, Nerdesin, Evlerinin önü handır…)
  • 2012 yılında “Dolu” albümü (Edremit’in gelini, Sen elin ben elin, Üçbin yılına selam…)
  • 2014 yılında “Süveyda” albümü (Ey güzeller şahı, Harman yeri, Karagözlüm…)
  • 2016 yılında “Ki” albümü (Sendeki Kaşlar, Beyaz giyme, Söylemedim, Kınıfır, Şinanari…)
  • 2017 yılında “YAAli Ehl-i Deyişler” albümü (Kerbela, Bir tipiye yakalandım, Nasip olur Amasya’ya varırsan…)
  • 2018 yılında “Türe” albümü (Gül bülbül, Bir ela gözlüden şikayetim var, Ay yüzlü sevgili…)

Yayınıma canlı performansınız ile renk kattığınız için tekrar sesinize nefesinize sağlık Sevgili Hüseyin Turan! Bize türküleri sevdirdiğiniz ve bu güzelim mirasa katkı olduğunuz için de kendi adıma size minnettarım.

Hep söylüyorum ya… “Mideyi olduğu kadar ruhu da beslemek lazım” diye. İşte bu yüzden “Üşengeç Şef” deyince, aklınıza illa ki bir “Mutfak şefi” gelmesin diyorum, çünkü ben; hayatı dev bir orkestra gibi gören bir Orkestra Şefiyim aslında… Beni rol model alanlarınız için, ruhumuzu beraber besleyelim, kendimi geliştirirken, sizleri de motive edeyim, yeni değerler katayım, yeni vizyonlar açayım istiyorum naçizane. O zaman bundan sonraki özel konuklu canlı yayın sürprizlerimi kaçırmamak için beni Instagram’daki Üşengeç Şef hesabımdan da takip etmeyi unutmayın! Geçmiş bayramınız mübarek olsun! Herkese kucak dolusu sevgiler…

Güllaç Tatlısı Tarifi

0

Ramazan Ayı‘nın en sevdiğim lezzetlerinden biri de “Güllaç Tatlısı“dır. Bu kadar sevmeme rağmen, iyi yapan yerlerde kilosunu 2020 yılında 80 TL’den satılan tatlıdan, eve yarım kilo aldım ama dişimizin kovuğuna bile yetmediğini görünce, en iyisi kendim evde yapayım, hem de sizler için de adım adım resimli Güllaç Tatlısı Tarifi hazırlayayım dedim. Zira ne malzeme maliyeti anlamında büyük bir külfeti var, ne de yapmak için uzun saatler yada büyük emekler gerektiriyor. Üstelik evde bir tepsi yapınca, bol ve bereketli haliyle, tüm aile tarafından sevilen hafif bir sütlü tatlı Güllaç. O zaman haydi gelin ve size, yemelere doyamayacağınız nefis bir Güllaç Tatlısı Tarifini adım adım fotoğraflarıyla anlatayım. Ramazan ayı henüz bitmeden siz de yapın ve afiyetle yeyin.

Adım adım Fotoğraflı Anlatımıyla CEVİZLİ GÜLLAÇ TATLISI TARİFİ

Malzemeler:

  • 8 adet güllaç yufkası
  • 1,5 litre süt
  • 1,5 su bardağı şeker
  • 1 paket Vanilya
  • 1 su bardağı ceviz (İster tam, ister biraz kırılmış haliyle)
  • Arzu ediyorsanız 1 yemek kaşığı gül suyu (Ben kullanmıyorum)
  • Üzerini süslemek için arzunuza göre Antep fıstığı tozu ve/veya Hindistan cevizi tozu ve/veya nar taneleri ya da çilek

Güllaç Tatlısı Yapılışı

Süt ve şeker bir tencerede karıştırılarak, orta derecede ısıtılır. Eğer kaynamaya başlar ve aşırı sıcak olursa bu karışımla ıslatacağımız güllaç yapraklarını eritme riski olduğu için, elinizi yakmayacak kararda bir sıcaklık olmasına dikkat etmeniz yeterli. Sonra içine vanilya da katılır ve iyice karıştırılır. Eğer siz gül suyu ekleyecekseniz şimdi ilave edebilirsiniz. (Yukarıda da dediğim gibi ben gül suyu tadını sevmediğim için eklemiyorum:)

Şimdi sıra geldi bu karışımla güllaç yapraklarını ıslatmaya. Dikkat etmemiz gereken şey: Tepsiye (ya da benim gibi borcama üst üste sererken) Güllaç yapraklarının “parlak” olan tarafının “yukarıda” olması! Bir kepçe ile ilk yapraktan başlayarak, kullandığınız tepsinin içine tam sığacak şekilde önce ikiye kırabilir ve kenarlarını da yama yaparak tamamlabilirsiniz. Yeter ki parlak tarafı hep üstte olsun, olur mu? 🙂

Ben böyle böyle paketten çıkan 8 yaprağı, Borcama sığdırmak için önce 2’ye kırarak, sonra kenarlarında kalan boşluklara göre kırıp, her yerini yamalayarak toplamda yaklaşık 16 katlık bir güllaç elde etmiş oluyorum.

Önce yaprakların yarısını bitirene kadar, her katını teker teker, kepçe ile aldığım yeterli miktarda sütlü karışımla ıslatıyorum, kepçenin altı ile de yerleştirdiğim yaprakların, sıvının içine iyice batması için hafiften üstüne bastırıyorum. Toplam yaprak sayısının tam yarısına geldiğimde, araya çok fazla ufalamadığım cevizleri serpiştiriyorum ve tabi o katı da ıslatmayı ihmal etmiyorum. O parça cevizler sonra sütü çekmiş haliyle çok lezzeti oluyor.

Üzerine de kalan yaprakları aynı mantıkla ıslata ıslata bitiriyorum. Kalan sütü de tüm güllaç yapraklarının en üstüne döküp, yine kepçenin arkasıyla yapraklara hafifçe baskı yaparak, istisnasız her yerinin iyice ıslandığına emin oluyorum.

Biraz ılındıktan sonra, şimdi tepsinizin ya da borcamınızın üzerini streç filmle güzelce kapatın ve buzdolabına alın. Yaklaşık 4-5 saat dinlensin ve içindeki cevizler de sütlü karışım sayesinde şöyle “dişe gelir”, hoş bir yumuşaklığa kavuşsun.

Güllaç tatlısı tarifi c 1
Adım Adım Resimli Nefis Cevizli Güllaç Tatlısı Tarifi

Üzerine Antep fıstığı tozu ve/veya tadını yakıştırıyorsanız hindistan cevizi tozu serpebilir, ilaveten arzunuza göre nar taneleriyle veya çilek dilimleriyle de süsleyebilirsiniz. Ellerinize sağlık!

Aşağıya değerli yorumlarınızı bekliyorum. Beni Instagramdan ve Youtube‘dan da “Üşengeç Şef” ismiyle takip etmeyi unutmayın, olur mu? 🙂 Hepinize afiyet olsun! Şimdiden iyi bayramlar!

Oyuncu Şeyla Halis ve Bekir Çiçekdemir’le Canlı Yayın

0

Korona sebebiyle evlerimizde kaldığımız bu süreçte akşamları sık sık yapmaya çalıştığım eğlenceli canlı yayınlarda, geçtiğimiz haftanın özel konukları, çok sevdiğim başarılı oyuncu çiftimiz, değerli dostlar Şeyla Halis ve Bekir Çiçekdemir ile, iki değerli yeteneğin küçük bir kopyası olan 8 yaşındaki tatlış kızları Selin Çiçekdemir oldu. Enerjimizin ve neşemizin tavan yaptığı, bol kahkahalı 1 saatlik canlı yayın programı boyunca, bir Adanalı olan Sevgili Bekir Çiçekdemir’den Adana Dili ve Edebiyatından dem vurup, benim kısaca “Adanaca” dediğim özlü sözler öğrendik, aynı zamanda da mevcut projeleri hakkında bilgiler aldık. Tüm bunlar olurken, siz ekranlarınız başında, biz de ev stüdyolarımızda, gülmekten gerim gerim gerinen yüz kaslarımız sayesinde adeta yüz yogası yapmışcasına bol bol da gençleştik hep beraber. Haydi gelin o gün neler konuşuldu, kaçıranlarınız için bir kez daha üzerinden geçelim.

seyla halis bekir cicekdemir usengec sef
Sevilen Oyuncular Şeyla Halis, Bekir Çiçekdemir ve kızları Selin ile eğlenceli canlı yayınımızdan kareler

Facebook’da bir gün bir baktım ki… Bekir, kızları Selin ile EBABA TV ismini verdikleri bir yayına başlamış. EBA (Eğitim Bilişim Ağı) yayınlarından esinlenerek hayata geçirilen skeçlerin her bölümünde başka bir dersin komedisini işlerken, günün birinde, dersimiz “Dil bilgisi”, konumuz “Adanaca” dediler. Öğretmen rolündeki kişi, has Adanalı bir baba olunca, kızını da kendi kültürünün tüm renkleriyle yetiştiriyor ve memleketinin şivesiyle, yani Adana ağzıyla konuşmasına yardım ediyordu.

Babasına Babüş diyen Selin ile olan diyalogları öylesine eğlenceliydi ki, dedim ki bizi de bu bilgilerden mahrum bırakmayın! Yayınımız esnasında başta Adanalılar olmak üzere tüm takipçilerimiz, bildiği veya anlamını merak ettiği Adana yöresine ait pek çok sözcüğü veya söz kalıbını yazdı. Biz de doğru söyleniş şeklini birinci ağızdan öğrendik. Hatta ben tekrarladım, Selin de doğru söyleyebiliyor muyum diye kontrol etti. Eee ne de olsa ev ortamından tecrübeli ve kulağı daha yatkın. Yayın esnasında masaya yatırdığımız ve aklımda kalan Adanaca (!) sözlerden bazılarını sizin için şöyle derledim.

Adana Yöresine Özgü Sözlerden Bazıları:

  • Gadan alam: Tüm günahların benim olsun!
  • Cıncık: Cam
  • Cıncıkcı: Züccaciye
  • Zibil gibi: Çok fazla
  • Gıllik: Küçük
  • Aşörtmen: Eşofman
  • Abov: Amanın
  • Zaar: Herhalde
  • Bocit: Sürahi
  • Cüllük: Civciv
  • Essahtan: Gerçekten
  • Araya gitmesin: Ziyan olmasın
  • Çimmek: Banyo yapmak
  • Sumsuk: Yumruk
  • Enik: Köpek yavrusu
  • Gıran: yaramaz çocuk
  • Çomça: Kepçe
  • Baboş: Kanka
  • Hoşşikcilik yapma: Yağcılık yapma!
  • Küncü: Susam
  • Anarya: Geri vites yapmak
  • Kındırmak: Kapıyı biraz aralık bırakmak

Eğer siz de EBABA TV yayınlarını izlemek isterseniz, anne Şeyla Halis’in Youtube kanalına muhakkak göz atmalısınız.

Şeyla Halis’in Youtube kanalında başka neler bulacaksınız?

Bu arada yukarıdaki listenin en sonunda yer alan “Anarya” kelimesinin, 1922’de Fransız işgalinden kurtulan Adana’ya, Fransızca’daki “arka” manasına gelen “en arriére”den geldiğini de öğrendiğimiz canlı yayınımızda, ben durur muyum? Buradan referansla, Şeyla’dan o kadife sesiyle Fransızca bir parça rica ettim. Sağ olsun kırmadı ve daha önce de kendisinden canlı dinleme şansı bulduğum La Vie En Rose’u seslendirdi. Oyuncu, Şarkıcı, Söz yazarı ve Besteci kimliğiyle öne çıkan Şeyla Halis, çok yakın bir zaman önce,”Cebimde Kalanlar” isimli bir de albüme imza atmış ki, “Acemi Çaylak, Belki de, Hiç gibi” gibi çoğunun söz ve müziği de sanatçıya ait, pek çok şarkı ve klibini de yine Şeyla Halis youtube kanalından izleyip, mest olabilirsiniz.

Şeyla Halis ve Cebimde Kalanlar albümündeki şarkılar

Başka ne gelişmeler var onları da konuştuk tabi. En son Zorlu PSM’deki “Damdaki Kemancı” müzikalinde izlediğim Bekir Çiçekdemir, şimdi Şeyla Halis‘in de ekibe katıldığı söyledi. “E ama tiyatrolar tekrar açılana kadar, sizi izleyemeyecek miyiz yani?” dediğimde ise, esas müjdeyi verdiler. Takım Atölyesi diye bir youtube kanalları daha var ve orada da “Böyle Aşkın Izdırabını” isimli Şeyla ile Bekir’in rol aldığı iki kişilik ev yapımı bir komedi dizisi yer alıyor. Bunu ilginç yapan ise, kendi yazıp oynadıkları bu ev yapımı diziyi, korona döneminden çok önce hayata geçirmiş olacak kadar, öngörülü olmaları…

Aynı kanalda bir de “Karantina Tiradları” adını verdikleri ve tiyatroların bilindik tiradlarını, bir çok farklı oyuncunun kendi evinden çekim yapıp, yolladığı ve montajın ardından son halini, seyirciyle beraber gördüğü ilginç bir çalışmaya imza atıyorlar. Ayrıca bu Takım Atölyesi ekibiyle pandemik süreç başlamadan önce bir dizi yapmaya karar vermişler. Hatta boş durmayıp, bu süreçte evlerindeyken, bu yeni dizinin senaryosunu da yazmışlar ve 13 bölüm hazırmış bile. Hayat normale döner dönmez, çekimlerine başlıyorlar.

Bu üretmelere doymayan yaratıcı ekibin içinde büyüyen Selin de kendi youtube kanalında da oyun ve kutu açma videoları yer alıyor. Ben acaba oyunculuğa sıcak bakıyor mu derken, kendisi ilaçların dünyasına büyük ilgi duyduğunu ve ileride Tıp doktoru olmak istediğini söyledi. Keşke hemen büyüse ve korona aşısını bize o bulsa. 🙂

O zaman ne diyoruz? Bu ve bunun gibi sürpriz konuklarla iyice renklenen, bol kahkahalı, bol müzikli, aralarda istek parçalı ve yüksek enerjisiyle her zaman çok eğlenceli canlı yayınlarım için Instagram hesabım Üşengeç Şef‘i takipte kalmayı unutmayın!